Muhterem kardeşimiz!
Dinimiz ile ilgili duyarlılığınız için sizleri tebrik ederim. Böyle özel ve güzel bir konuyu açıklamamıza vesile olduğunuz için de çok teşekkür ederim.
Sormuş olduğunuz konu çokça sorulan bir meseledir. Bir çok müslümanın ise meseleden bu ayrıntıdan maalesef haberi yoktur.
Kurana baktığımız zaman yüce rabbimizin bir çok ayette kendisiyle ilgili olarak “inna, nahnü/ Biz (birinci şahıs, çoğul)” kullandığını görürüz.
Dikkat edersek bu ifadelerin hepsinin sıfatlarının tecellisine yönelik vasıtalı tasarruflarında kullanıldığını görürüz. Bunu sizin verdiğiniz örneğin dışında binlerce örnekle açıklamak mümkün olmasına rağmen herkesçe çok bilinen üç-beş ayeti örnek verelim.
Kevser suresi; 1: “Şüphesiz Biz sana kevseri verdik.”
İnşirah suresi: “ Biz, senin için, senin göğsünü açmadık mı? ……….”
Kadr suresi;1: “Muhakkak ki Biz onu kadir gecesinde indirdik.”
Ya Sin suresine göz attığımızda ise, sıfatlarının tecellisi olan vasıtalı tasarruflarının açıklandığı 8, 9, 12, 14, 28, 31, 33, 34, 37, 39, 41, 42, 43, 44, 65, 66, 67, 68, 69, 71, 72, 76, 77, 78. ayetlerde “Biz” ifadesini, zatına yönelik açıklamaların yapıldığı 60, 61. ayetlerde “Ben” ifadesini görürüz.
Zatına ve üluhiyyetine ait ifadelerde ise “ene, inni/ Ben (birinci şahıs tekil” ifadesini kullandığını görüyoruz.
Mesela:
Bakara suresi ayet 30, 186; A’raf suresi ayet 173; Ta Ha suresi ayet 12-14; Secde suresi ayet 13, Enbiya suresi ayet 25, 92 Ankebut suresi ayet 56.
Rabbimiz, ikinci şahıs ve üçüncü şahıs olarak ise mutlaka tekil olarak “o, onu, ona… veya sen, sana, seni …” olarak ifade buyurulmuştur. Bu durumlarda kesinlikle “Siz ve Onlar” ifadesi kullanılamaz. Fatiha da da “Yalnız Sana ibadet ederiz ve yalnız Senden yardım isteriz” şekliyle ifade buyrulmuştur.
Tüm dünya milletlerinin dillerinde otorite sahipleri güç kudretlerini anlatırken “Biz” ifadesine başvururlar. Fermanlarında, söylevlerinde hep “Biz” ifadesini kullanırlar. Bu Kur’an inmeden de böyle idi şimdi de aynen devam edip gitmektedir.
Kısaca Rabbimizin “Biz” ifadesi Kendisinin azamet ve kibriyasını; büyüklüğünü, ululuğunu vurgulamak içindir. kesinlikle çoğul anlamında değildir. Çoğulluğu nefyeden yüzlerce ayet vardır. Ayrıca taadüdü kudema akla da münafidir.
Buna rağmen maalesef Allah’ın tasarruflarında üçler, yediler, kırklar, kutuplar, gavslar gibi ortaklar kabullenen bahtsızlar da mevcuttur.
Meseleye vakıf olan ilim sahipleri Rabbimizin “Biz” ifadelerini “Biz Azimüşşan” olarak ifade etmek suretiyle isabetli bir anlayış ve hizmet ortaya koyuyorlardı.